Bloomberg haberine göre Merkez Bankası, hanehalkı arasında altına olan yoğun talebi hedef alan bir hamlede bulundu ve Pazar günkü seçimlerden bu yana ilk önlemleriyle kredi kartlarını kullanarak nakit çekmeyi caydırmaya çalışıyor. Buna göre;
Bugün yürürlüğe giren düzenleme ile bankaların, kredi kartı limiti 50 bin liranın üzerinde olan müşterilerinin kredi kartıyla yaptıkları altın ve mücevherat alımlarının %30’u tutarında devlet tahvili alma zorunluluğu getirildi.
Ayrı bir tedbir, kredi kartı kullanan müşterilerin nakit çekme işlemleri için de bankaları cezalandırmaktadır. Bankalar, nakit çekimlerinin %30’una eşdeğer miktarda devlet tahvili satın almak zorunda kalacaklar.
Merkez Bankası, alışılmışın dışında para politikası çerçevesi kapsamında, kredi arzını yönetmek için bankaların düşük getirili devlet tahvili almalarını şart koşuyor. Son dönemde kart sahipleri nakit çekmeyi kredi kullanmaya göre yatırım/arbitraj fırsatı açısından daha ucuz bir alternatif olarak kullanmaya başlamıştı. Merkez Bankası, bankaların kredi kartlarını kullanarak nakit çekme işlemleri için ne kadar ücret talep edebilecekleri konusunda bir üst limit belirlerken vadesi geçmiş kart ödemeleri için de faiz oranlarını sınırlar.
Bankacılık sektörü zaten bundan öncesinde de yüksek limitli kredi kartlarında düşük nakit avans limitleri uyguluyordu, yani bir belli bir frenaj vardı. Bu nedenle aslında net etkisi olumsuz ancak çok ilave etkiler söz konusu olmayacaktır. Burada esas amaç, dövize ve altına kredi kartları üzerinden gelen talebin önüne geçmektir.
Dövize olan talep halen devam ediyor. Öte yandan seçimden önce piyasa kuru ile TCMB kuru arasındaki farkın açıklığı ile beraber ikili kur sistemine benzeyen bir yapı oluştu.
Yani şu anda bankadaki döviz için bozumda bankalararası kur uygulanırken piyasa işlemlerinde devreye çok başka bir kur seviyesi giriyor ki reel sektör ve bireyseller için de asıl olan bu farklı piyasa kuru haline geldi. Merkez Bankasının dövize ve altına olan talep alanındaki mücadelesinin yine regülasyonlar yoluyla olacağı anlaşılıyor.